Kız çocuğunun ergenliğe girmesinden başlayan menopoz yaşına gelene kadar ayda bir kez gelen vajinal kanamalara adet denir. Adet, mens kanaması, ay başı gibi ifadeler de bu döngüyü tanımlamak için sıkça kullanılan kelimelerdir.
Adet Nedir?
Düzenli yumurtlaması olan kadınlarda her ay rahim iç zarı duvarı yani endometrium kendini gebeliğe hazırlar. Şartlar uygun değilse ve ortamda sağlıklı sperm yoksa hazırlanmış olan minik yatak odası dönem sonunda bozulur ve adet kanaması olarak tanımlanan şekilde vücuttan atılır.
Sağlıklı bir adet döngüsü yaklaşık 28 günde bir dir. Ancak 21 ila 35 gün arasında da olabilir. Süresi 2-7 gündür ve günde ortalama 2-3 adet ped kullanılacak kadar kanama beklenir.
Adet kanı halk arasında kirli kan olarak bilinir ancak bu doğru bir ifade değildir. Çünkü adet ile atılan endometrium yani kalınlaşmış olan rahim iç duvarı tamamen sterildir.
Adet kanaması sağlıklı bir kadında 2-7 gün arasında sürmelidir. 1 gün süren adet kanaması periyot ne kadar düzenli olsa da özellikle rahim iç duvarına ait bir sıkıntı olduğunu düşündürür ve normal olarak kabul edilmez. Öte taraftan 7 günün üzerindeki adet kanamaları da yine bu mekanizmanın herhangi bir yerinde bir sorun olduğunu akla getirir.
Kadınların çok büyük bir yüzdesinde adet günü gününe olmaz. Esasında adet döngüsü hesaplanırken bir adetin başından diğerinin başına kadar geçen süre baz alınır. Bu süreyi 28 (+ -)7 olarak kabul ederiz. 21günden kısa 35 günden uzun olan adet döngüleri adet düzensizliği olarak değerlendirilir.
Adet Gecikmesi Nedir?
Adet döngüsü yumurtlama sorunu olmayan sağlıklı genç kızlarda ve kadınlarda ortalama 28 günde bir tekrarlayan periyodik vajinal kanamaları içeren döngüdür. 28 gün ortalama kabul edilen bir değerdir. Çünkü çok az sayıda kadın hemen hemen aynı günde adet olurlar.
Bir kadına adet gecikmesi vardır diyebilmek için beklediği adetin üzerine ortalama 7 gün eklemek gerekir. Yeni adet görmeye başlayan genç kızlarda yumurtlamalar henüz tam düzene girmediği için ilk 1-1,5 yıl adetin düzensiz olması beklenen bir durumdur.
Adet döngüsünün düzenli olması için hipotalamus, hipofiz, yumurtalıklar ve rahim dörtlüsünden oluşan sistemin birbiri ile uyum ve denge içerisinde çalışması gereklidir. Bu mekanizmanın herhangi bir yerindeki ufak bir değişiklik patolojik olmasa da adet döngüsünün gününü değiştirebilir.
Dolayısıyla adet kanaması bir ay 26 günde bir olurken diğer ay 24 günde öbür ay 30 günde olabilir. Bunların hepsini normal kabul ederiz. Bir adetin başlangıcından diğerinin başına kadar geçen süre 21 ila 35 arasında ise bu döngü normal bir adet döngüsüdür. Yılda 1 veya 2 kez bu süre kısalabilir veya uzayabilir. Periyot üst üste 2 veya üzerinde 35 günün üzerinde gerçekleşiyorsa o zaman ele alınmalı ve mutlaka bir jinekolog tarafından değerlendirilmelidir.
Adet Gecikmesi Neden Olur?
Normal adet döngüsü sağlıklı bir kadında 28 (+ – ) 7 gündür. Yani 21 ila 35 günde bir görülen adeti biz normal olarak kabul etmekteyiz.
Adet döngüsündeki gecikme 7 günü aşarsa adet gecikmesi denilir. Yani bir önceki ay mesela 29 günde adet olan kadın 31 veya 32 günde hala adet görmüyor ise 35 günü geçmesini bekleriz.
Ergenlikte ve menopoz öncesi dönemde adet düzensizlikleri ve gecikmeleri doğal olarak kabul edilir. Bu dönemlerin dışındaki dönemlerde fizyolojik ve sebepsiz gibi görülse de 35 günü geçen ve tekrarlayan her gecikme adet gecikmesi olarak değerlendirilmeli ve ele alınmalıdır.
Adet Gecikmesi Nedenleri Nelerdir?
Pek çok nedene bağlı adet gecikmesi yaşanabilir. Bunların en sık ratlanan nedenleri şunlardır;
1- Adet Gecikmesi ve Gebelik
Adet gecikmesinin en sık nedeni gebeliktir. Korunmalı cinsel ilişki olsa dahi adeti geciken her kadında mutlaka gebelik düşünülmeli ve kanda gebelik hormonu olan BHCG testi yapılmalıdır. Eczanelerde satılan idrar testleri bazen yanıltsa da kesin sonuç ancak kan testi ile belli olur.
Bakire genç kızlarda tam bir ilişki olmadan, partnerin dış genital bölgeye yakın boşalması ile de gebeli mümkün olacağı için bu ihtimal göz önünde bulundurulmalıdır.
2- Adet Gecikmesi ve Stres
Düzenli bir adet döngüsünde hipotalamus ve hipofiz çok önemli roller oynar. Beyinde bulunan bu bölgeler stresten oldukça etkilenen bölgelerdir. Bu nedenle anksiyete bozuklukları, kronik depresyon, karamsar kşilik yapısı, alkolizim ve madde bağımlılıkları doğrudan veya dolaylı yollardan adet gecikmesine neden olabilmektedir.
3- Adet Gecikmesi ve Kilo Bozuklukları
Boya göre hesaplanan ideal vücut ağırlığının % 10’dan daha az olması veya vücut kitle indeksinin 25’in üzerinde olması hem yumurtlamayı bozarak hem hormonal dengesizliğe neden olarak adet gecikmesine sebebiyet verir.
4- Adet Gecikmesi ve Polikistik Over Sendromu
Polikistik over sendromu her ay düzenli gerçekleşen yumurtlamanın olmayışı ile karakterize metabolik bir durumdur. Yumurtanın çatlayamaması ile kadın vücudunda erkeklik hormonları ve androjen salgılanmaya başlar. Bu hormonal değişiklik ile yumurtalıklarda minik kistler oluşur ve yumurtlama bozulur, hatta durur. Bu tabloda tekrarlayan adet gecikmelerine neden olur.
5- Adet Gecikmesi ve Aşırı Egzersiz
Yoğun egzersiz beyinde hipotalamusu etkileyerek adet gecikmesine neden olabilir. Bunu en sık uzun maraton koşucularında ve balerinlerde görmekteyiz.
6- Adet Gecikmesi ve Doğum Kontrol Hapları
Sadece doğum kontrol hapları değil, hormonlu spiral doğum kontrol iğneleri (3 aylık),kol altı implantları içerdikleri hormnlar nedeniyle dönem dönem adet gecikmesi yapabilirler.
7- Adet Gecikmesi ve Troid Bozuklukları
Guatr bezinin fazla çalışması ya da az çalışması adet düzensizliğine neden olur. Çoğunlukla az çalışan troid bezi gecikmiş adetlerle karakterizedir. İlaçla tedavisi mümkündür.
8- Adet Gecikmesi ve Erken Menopoz
Kadınlarda yumurtalık rezervinin bitmesi ile karakterize menopoz yaşı 45-55 arasıdır. Ülkemizdeki menopoz yaşı 49 civarıdır. 40 yaşın altında menopoza girilmesi erken menopoz olarak tanımlanır. Gebelik testi negatif olan her40 yaş altındaki kadında bu ihtimal de mutlaka göz önüne alınmalıdır.
9- Adet Gecikmesi ve Kronik Hastalıklar
Sistemik hastalıklar, geçirilmiş kanser gibi yıkıcı hastalıklar, kemoterapi, radyoterapi, bazı otoimmün hastalıklar diyabet gibi hormonal sistemi etkileyen hastalıklar da adet gecikmesi arasında sayılabilir.
Adet Gecikmesi Normal Mi?
Bir adet döngüsüne normal diyebilmek için bir adetin başından diğer adetin başına kadar geçen süre 21 ila 35 gün arasında olmalıdır. Burada önemli olan adetin alışılagelen tarihinden 1 hafta erken yada geç olabileceğini kabul etmek gerekir. Düzgün bir adet döngüsü için 4 sistem denge ve uyum içinde çalışmalıdır.
Beyinde bulunan hipotalamus ve hipofiz bezleri ile yumurtalıklar ve rahimin rol oynadığı bu sistemin her hangi bir yerinde olan ufak bir etkileşim dahi adet döngüsünün gününü değiştirebilir. Belirttiğim sınırlar dahilinde ( 21-35) olan döngülerde gerçekleşen adet gecikmiş gibi görülse dahi normaldir.
Bazen belirgin hiçbir tıbbi sebep olmadan da adet gecikebilir. Yoğun egzersiz, stres ve uzun seyahatler var ise bu adet gecikmesini normal kabul ederiz.
Adet Gecikmesi En Fazla Kaç Gün Olur?
Ergenlik ile adet görmeye başlayan genç kızlarda adetlerin düzenli hale gelmesi 1,5-2 yılı bulabilir. Ayrıca 45 yaşından sonra menopoz belirtilerinin başlamasıyla yumurtalıklarda nadir yumurtlama olacağı için 3-4 ayda bir adet görülmesi normaldir. Bu iki dönem haricinde üreme çağındaki bir kadında adeti 28 + -7 olarak tanımlarız. Yani 35 günü geçen bir adet döngüsüne adet gecikmesi diyebiliriz.
Bekar Kızda Adet Gecikmesi Niye Olur?
Cinsel aktif olmayan bakire genç hanımlarda görülen adet gecikmesinin nedenleri düzenli cinsel ilişkisi olan hanımlardakilerle hemen hemen aynıdır.
Yakınlaşma yolu ile bir partneri yoksa gebelik düşünülmez. Ancak sağlam da olsa kızlık zarının varlığı gebeliğe engel değildir. Yani sürtünme yolu ile ilişki yaşayan bakirelerde erkek menisinin kızlık zarı yakınlarına bulaşması ve bunun sonucu bir gebelik oluşması ihtimali çok düşük değildir.
10 Gün Adet Gecikmesi Normal Mi?
Adet döngüsünü 28+ – 7 (yani 21ila 35) arasında tanımlarız. 10 gün gecikme eğer 21 günde 1 adet gören kadın ise normal iken 33-34 günde 1 adet gören kadın için adet gecikmesi düşünülebilir. Esas olan 1 hafta erken yada geç adet olunabileceği kabullenilmelidir.
Mevsimsel Adet Gecikmesi Var Mıdır?
Kadınlarda adet gecikmesi çeşitli sebeplerden ötürü gecikmektedir. Adet döngüsü karmaşık bir mekanizmadır. Olay sadece rahim ve yumurtalıklarda gerçekleşmez.İşin içinde hipofiz gibi hormon salgılayan endokrin gibi bir bez ve hipotalamus gibi beyinde önemli işler yapan bir merkez vardır.
Dolayısıyla sistem stres, duygu durum gibi nedenler ile birlikte mevsimsel dönemlerden de etkilenir. Bunun net bir bilimsel nedeni ortaya konmasa da böyle bir realite vardır. Mevsimsel olarak bir düzensizlikten bahsederken bunun hangi aylarda olabileceği kadından kadına değişir.
Mutlaka şu aylarda olacak diye belirtmek mümkün olmamakla birlikte gözlemlerimiz çoğunlukla yaza girerken ve kışa girerken olduğunu göstermiştir. Bunun da güneş ışığı ile ilgili olduğu düşünülmektedir.
Cinsel İlişki Adet Gecikmesi Yapar Mı?
Düzenli cinsel ilişkisi olan kadınlar kendi yöntemleri (çoğunlukla dışarı boşalma yada kondom) ile korunmalarına rağmen adetleri gecikiyorsa mutlaka kanda gebelik ekarte edilmelidir. Çünkü istenmeyen gebeliklerin çok büyük bir yüzdesinde bu bu bahsettiğimiz yöntemler (geri çekme, kondom, takvim metodu, vajinal duş) zaten kullanılmıştır.
Cinsel ilişki gebeliğin ilk şartı olduğu için dolaylı olarak evet cinsel ilişki adet gecikmesine gebeliğe yol açtığı için sebep olur demek hiç de yanlış olmayacaktır.
Stresten Adet Gecikmesi Olur Mu?
Gündelik hayattaki endişeler ve bir miktar stres adet döngüsü üzerinde anlamlı bir etkiye neden olmazken ani travmalar, yuğun bir üzüntü o siklusu geciktirebilir. Bunu muhtemelen adet döngüsünde önemli rol oynayan ve beyinde bir sürü farklı sistemi de kontrol eden hopotalamus ve hipofiz bezini etkileyerek gerçekleştirir.
Adet Gecikmesi Çözümü, Tedavisi
Adet gecikmesi ile jinekoloğa baş vuran kadınlarda detaylı bir muayene sonrası tüm bahsettiğimiz konular üzerinde durulup sebebe yönelik bir yaklaşımda bulunulmalıdır. Gebelik mutlaka ekarte edilmeli hormonal sistem, genital organlara bağlı olabilecek patolojiler (rahim iç duvarı sorunları, kistler v.s.) araştırılmalı ve sebebe yönelik bir tedavi planı uygulanmalıdır.
Örneğin polikistik over sendromu nedeniyle adet gecikmeleri yaşayan kadınlarda diyet, kan şekeri regülasyonu, kilo verme gibi yöntemler uygulanırken tiroid bezi sorunu yaşayan kadınlarda çözüm sadece basit bir ilaç tedavisi olabilmektedir.
Yada menopoza girmekte olan kadınlarda adet gecikmesi doğal seyrine bırakılacağı gibi, adet söktürücü ilaçlarla kadının adet olması sağlanıp psikolojik yarar sağlanabilmektedir.
Belirgin bir jinekolojik sorun olmadan adet gecikmesi yaşayan kadınlar ise mümkün olduğunca ideal kilolarını korumalı, sağlıklı beslenmeli, dozunda egzersiz yapmalı, ağır sporlar yerine yoga yada çigong gibi daha meditatif egzersizlere başvurulmalıdır.
Sonuç olarak adet gecikmesi tedavisi, tam bir jinekolojik muayene ve gerekli tetkikler yapılarak çözüme kavuşturulması gereken önemli bir tıbbi durumdur.